KORUMA KARARI DİLEKÇE ÖRNEĞİ (6284 SAYILI KANUN)

AİLE İÇİ ŞİDDET VE KADINA YÖNELİK ŞİDDET

Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddet; fiziksel, psikolojik, cinsel, ekonomik, toplumsal şiddeti içermektedir. Kadına yönelik şiddet hususunda uluslararası ve Türk Hukukunda pek çok mevzuat ve sözleşme bulunmaktadır. Bunlardan en önemlileri; Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW), Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair 1993 Tarihli Bildirge, İstanbul Sözleşmesi, 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, Anayasa ve pek çok mevzuatta aile içi şiddet ve kadına yönelik şiddete yer verilmiştir. 

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ VE ÖNEMİ

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 2009 tarihinde Türkiye'nin aile içi şiddet konusunda gerekli tedbirleri almamasından ötürü tazminat ödemesine karar vermiştir. Bu karar pek çok ülke için de emsal olmuştur. Bunun üzerine Avrupa Konseyi "Kadına Yönelik Şiddetin ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve bunlarla Mücadeleye Dair Sözleşmesini" İstanbul'da imzaya açmıştır. Sözleşme İstanbulda imzaya açıldığı için İstanbul Sözleşmesi olarak bilinmektedir. İstanbul Sözleşmesinin kapsamı aile içi şiddet de dahil olmak üzere en çok kadınları etkileyen, kadına yönelik her türlü şiddet türü için geçerlidir. Sözleşmeye taraf devletler, sözleşme hükümlerinin uygulanmasında cinsiyete dayalı şiddetin kadın mağdurlarını özellikle dikkate almaktadır. Sözleşme barış zamanlarında ve silahlı çatışma durumlarında uygulanır. Sözleşme tanımında kadına yönelik cinsiyete dayalı şiddet, doğrudan kadın oldukları için uygulanan veya orantısız bir şekilde kadınları etkileyen şiddet anlamına gelmektedir. Sözleşme, kadın ifadesi ile 18 yaş altı kız çocuklarını da kapsamına almaktadır.

6284 SAYILI KANUN NEDİR?

6284 sayılı kanun, şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin usul ve esasları düzenlemektedir. 

6284 SAYILI KANUN KORUYUCU TEDBİR KARARLARI NELERDİR?

Mülki amir Tarafından Verilen Koruyucu Tedbir Kararları

- Kendisine ve gerekiyorsa beraberindeki çocuklara, bulunduğu yerde veya başka bir yerde uygun barınma yeri sağlanması. 

- Diğer kanunlar kapsamında yapılacak yardımlar saklı kalmak üzere, geçici maddi yardım yapılması. 

- Psikolojik, meslekî, hukukî ve sosyal bakımdan rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilmesi. 

- Hayatî tehlikesinin bulunması hâlinde, ilgilinin talebi üzerine veya resen geçici koruma altına alınması. 

- Gerekli olması hâlinde, korunan kişinin çocukları varsa çalışma yaşamına katılımını desteklemek üzere dört ay, kişinin çalışması hâlinde ise iki aylık süre ile sınırlı olmak kaydıyla, on altı yaşından büyükler için her yıl belirlenen aylık net asgari ücret tutarının yarısını geçmemek ve belgelendirilmek kaydıyla Bakanlık bütçesinin ilgili tertibinden karşılanmak suretiyle kreş imkânının sağlanması.  

- Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde birinci fıkranın (a) ve (ç) bentlerinde yer alan tedbirler, ilgili kolluk amirlerince de alınabilir. Kolluk amiri evrakı en geç kararın alındığı tarihi takip eden ilk işgünü içinde mülkî amirin onayına sunar. Mülkî amir tarafından kırk sekiz saat içinde onaylanmayan tedbirler kendiliğinden kalkar. 

Hakim Tarafından Verilen Koruyucu Tedbir Kararları

- İşyerinin değiştirilmesi. 

- Kişinin evli olması hâlinde müşterek yerleşim yerinden ayrı yerleşim yeri belirlenmesi. 

- 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunundaki şartların varlığı hâlinde ve korunan kişinin talebi üzerine tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulması. 

- Korunan kişi bakımından hayatî tehlikenin bulunması ve bu tehlikenin önlenmesi için diğer tedbirlerin yeterli olmayacağının anlaşılması hâlinde ve ilgilinin aydınlatılmış rızasına dayalı olarak 27/12/2007 tarihli ve 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu hükümlerine göre kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerinin değiştirilmesi. 

Hakim Tarafından Verilen Önleyici Tedbir Kararları

- Şiddet mağduruna yönelik olarak şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmaması. 

- Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi. 

- Korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması. 

- Çocuklarla ilgili daha önce verilmiş bir kişisel ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması. 

- Gerekli görülmesi hâlinde korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması. 

- Korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar vermemesi. 

- Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair surette rahatsız etmemesi. 

- Bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi. 

- Silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi.

- Korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması ya da bu maddelerin etkisinde iken korunan kişilere ve bunların bulundukları yerlere yaklaşmaması, bağımlılığının olması hâlinde, hastaneye yatmak dâhil, muayene ve tedavisinin sağlanması. 

- Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması ve tedavisinin sağlanması. 

- Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde birinci fıkranın (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde yer alan tedbirler, ilgili kolluk amirlerince de alınabilir. Kolluk amiri evrakı en geç kararın alındığı tarihi takip eden ilk işgünü içinde hâkimin onayına sunar. Hâkim tarafından yirmidört saat içinde onaylanmayan tedbirler kendiliğinden kalkar.

Kanunda belirtilen tedbirlerle birlikte hâkim, 3/7/2005 tarihli ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununda yer alan koruyucu ve destekleyici tedbirler ile 4721 sayılı Kanun hükümlerine göre velayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki kurulması hususlarında karar vermeye yetkilidir.  Şiddet uygulayan, aynı zamanda ailenin geçimini sağlayan yahut katkıda bulunan kişi ise 4721 sayılı Kanun hükümlerine göre nafakaya hükmedilmemiş olması kaydıyla hâkim, şiddet mağdurunun yaşam düzeyini göz önünde bulundurarak talep edilmese dahi tedbir nafakasına hükmedebilir. 

AİLE İÇİ ŞİDDET KORUMA- UZAKLAŞTIRMA TALEP DİLEKÇESİ


İSTANBUL .................NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİ SAYIN  HAKİMLİĞİ'NE

DAVACI                    : İSİM, SOYİSİM, TC, ADRES

DAVALI                    : İSİM, SOYİSİM, TC, ADRES

KONU                      :6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Hakkında Kanun kapsamında Koruma ve Uzaklaştırma Tedbiri Verilmesi Talebine ilişkin Dilekçemizdir.
AÇIKLAMALAR       :

2008 yılından beri evli olduğum davalı, yıllardır bana şiddet uygulamaktadır. Davalı, her daim alkolik durumda olup, kendini kaybetmekte ve çocuklarıma ve bana şiddet uygulamaktadır. Yıllardır gördüğümüz şiddet artık dayanılmaz hale gelmiştir. Davalı, beni ve ailemi ölüm ile tehdit etmektedir. Can güvenliğim bulunmamaktadır.  Davalı hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının .... soruşturma nolu dosyasında şikayette bulundum. Darp raporum dosyada bulunmaktadır. 

  6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Hakkında Kanun Kapsamında 6 aydan az olmamak üzere  koruma ve uzaklaştırma kararı verilmesi talebiyle Sayın mahkemenize başvurma zorunluluğu hasıl olmuştur.
HUKUKİ SEBEPLER  : 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Hakkında Kanun ve sair mevzuat.
DELİLLER                       : Tanıklar, Savcılık Dosyası, sair deliller.
SONUÇ VE TALEP        :
Yukarıda arz ve izah edilen sebeplerle;
  • Davalı tarafından tarafıma yönelik olarak  ŞİDDET, TEHDİT VE HAKARET, KÜÇÜK DÜŞÜRME VE AŞAĞILAMAYI İÇEREN SÖZ VE DAVRANIŞLARDA BULUNMASININ ENGELLENMESİNE,
  • Davalının, yaşadığım konut, işyeri, ailem ve bulunduğum yerlerden DERHAL UZAKLAŞTIRILMASI VE YAKLAŞMAMASININ SAĞLANMASI,
  • Davalının iletişim araçları ile ve sair surette rahatsız etmesinin önüne geçilmesi maksadıyla gerekli tedbirlerin alınmasına,
  • Ayrıca 6284 Sayılı Kanun'un ilgili maddeleri ile ilgili mevzuat uyarınca gerekli tüm tedbirlerin Mahkemeniz tarafından verilerek gecikmeksizin ivedilikle 6 ay süre ile tedbir kararı verilmesini talep ederiz.
                                                                                          DAVACI
İSİM, SOYİSİM, İMZA

İstanbul boşanma avukatı Avukat Esra Akyıldız Yaşar aile hukuku ve boşanma avukatı alanında avukatlık hizmeti vermektedir. Soru ve görüşleriniz için hukuk bürosu ile iletişime geçebilirsiniz.

İnternet sitemizde yer alan tüm makale ve içeriklerin telif hakkı AKYILDIZ HUKUK BÜROSU avukatlarından AVUKAT ESRA AKYILDIZ YAŞARa aittir. Sitemizdeki makalelerin kopyalanması ve izinsiz olarak alınması durumunda hukuki ve cezai işlem yapılacaktır.